Bursaspor'da haftalık olağan basın toplantısının bugünkü isimleri Pablo Batalla ve Federico Insua'ydı. Yaklaşık 1.5 aydır formaya uzak kalan ve hatta İstanbul BŞB deplasmanında oynadığımız maçta şeref tribününde bir bayanla gülüşürken ki pozu yerel basına eleştiri malzemesi olan Insua hayli dertliydi. Forma şansında sürekliliği sağlayamadığından yakınan tecrübeli Arjantinli ''Karabükspor karşısında oynayacak arkadaşlara başarılar diliyorum'' diyerek inceden bir gönderme yapmayıda ihmal etmemiş basın toplantısında.
Insua, Bursaspor'un şampiyonluğundan sonra yapılan en beklentisi yüksek olan transferdi. Kariyerinde Avrupa'ya 3.seferini Bursa'ya yapan Arjantinli, daha önceden birer sezon süren Malaga ve Mönchengladbach maceralarının aksine Bursaspor'da ki kariyerini ikinci sezona taşımayı başararak bir anlamda Avrupa fobisini yıkmıştı. Ancak Tangocu burada da beklentileri karşılayamadı. Transfer olduğu ilk sezon Avusturya kampında Krita'nın sert girmesi sonucu sakatlıkla sezona girdi. Ertuğrul Sağlam'ın özellikle Şampiyonlar Ligi maçlarında vazgeçmediği Insua sezonu 25 maçta 1364 dakika oynayarak tamamladı. Yani görev aldığı her maçta ortalama 55 dakika sahada kaldı Insua ama istatiksel katkısı 1 gol 1 asist ile sınırlı kaldı.
Bu sezon aslında kendi adıma çok ümitliydim Insua'dan. Avrupa'da ilk defa üst üste ikinci sezonunu geçirecekti ve sakatlık yaşamadan girdiği sezonda beklenen patlamayı yapabilirdi. Ancak sadece 7 maçta forma şansı bulan Insua'dan akılda kalanlar 10 kişi kaldıktan sonra direnci kırılan Gomel karşısındaki 1 gol 1 asisti, Mersin deplasmanında Tagoe'ye kaş-göz ederek attığı akıllıca taç (devamında Tagoe'nin asistiyle Turgay topu ağlara göndermişti) ve Gençlerbirliği maçında yerini Batalla'ya bıraktıktan sonra vatandaşının yaptığı 3 asist ile ''bu takımda en iyi tangoyu ben yaparım'' mesajını vermesiydi.
Batalla demişken bugünkü basın toplantısında o da Insua ile birlikte oynasalar daha verimli olacağını söylemiş. Insua'nın istatistiklerini vermişken geçen sezon Pablo'nun da katkısını rakamlara dökelim. 38 maç - 2511 dakika (Maç başına 66 dakika) 4 gol - 14 asist.
Amacım aslında iki futbolcuyu karşılaştırmak değil zaten böyle bi karşılaştırmaya gerekte yok. Insua maalesef bekleneni verememenin yanında bir kaç maç harici ümit bile vermedi bu camiaya. Şampiyonluktan sonra girdiğimiz Arjantin pazarının Nunez ve Steinert'ten sonra elde kalan son mahsulü Insua'nın da bana göre bu saatten sonra Bursaspor'a verebileceği birşey kalmamıştır. Arjantinli oyuncunun Ocak ayında ülkesine dönmesi kimseyi şaşırtmaz veya üzmez. Belki Ocak'tan önce bunları yazmak yersiz olabilir, belki de Insua Ocak'a kadar tüm maçlarda ortalığı kasıp kavurur orasını zaman gösterir ama bence artık yol ayrımının zamanı gelmiştir.
Son maçlarda Insua'nın yerine kulübede bekleyen isimlerin Barış Örücü, Musa Çağıran gibi genç oyuncular olması bence gelecek adına daha olumlu adımlar. Tabiki bu gençleri sadece uzatma dakikalarında kullanarak değilde daha fazla süre verip daha çok sorumluluk yüklemek (0-0 giden Manisaspor maçında Barış Örücü'nün 20 dakikaya yakın süre alması gibi) dahada olumlu olacaktır.
Sözün özü 1.5 senedir yokları oynayan 32 yaşındaki Insua'ya ümit bağlamak yerine bu takımın altyapısında yetişen veya genç yaşta bu takıma katılan gençleri izlemek tahmin ediyorum ki her Bursasporlu'nun ortak isteğidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder