28 Kasım 2015 Cumartesi

Sonu baştan yazılmış...



Bursaspor'da ikinci Ertuğrul Sağlam dönemi dün gece itibari ile son buldu. Ertuğrul Hoca Bursaspor kariyerindeki 200.maçında Kayserispor'a kaybederek mağlubiyet ile veda etti camiaya. Yolun sonu burasıymış demek.

Yaklaşık 5.5 ay önce başlayan İkinci Sağlam dönemi beni çok şaşırtmıştı açıkçası. Hoca benim gözümde doğru kişiydi ama Bursaspor'a gelişi çok zamansızdı, tıpkı gidişi gibi. Bunun sonucu olarak 3.5 sene süren ilk döneminin ardından ikinci dönemi sadece 5.5 ay sürdü. Seksendört'ün şarkısında dediği gibi ''Baştan sonu belli olan ucuz bir roman gibi...'' bu maceranında çok uzun soluklu olmayacağı en başından belliydi. Hoca'nın Recep Bölükbaşı ile yola çıkması zaten başlı başına bir hataydı ve bu hatanın faturasıda ona kesildi beklendiği gibi.

15 Haziran'da Ertuğrul Sağlam Bursaspor'a imza attığında elinde geçen sene ligi kasıp kavuran ''en golcü takım'' hüviyetini kazanmış bir ekip vardı. Fernandao ile Josue'nin kiralık anlaşmaları bitmiş, Şener'in ise 5 Milyon TL'lik sözleşme fesih bedeli ile gitmesine kesin gözüyle bakılıyordu. Kağıt üzerinde maksimum 3 kayıp ile takımı devralma fikri, eldeki yerli oyuncuların (4 A Milli oyuncu) kalitesi, ilk senesinde kupa finali oynatıp UEFA hakkı kazandırmasına rağmen ikinci sezonunda düşüşe geçen Eskişehirspor macerası ile oluşan imaj kaybı, yeni sezon öncesi geçilmesi planlanan ancak şimdilik şehrin idarecilerine, ahbaplarına halı saha olarak hizmet veren Timsah Arena'da oluşturulması beklenen atmosfer vs. o gün itibari ile Ertuğrul Hoca'nın gözünden bardağın dolu tarafını oluşturan unsurlardı.

Ancak beklenen olmadı Fernandao ve Şener'e  Ozan Tufan, Volkan Şen, Bakambu'da eklendi, Belluschi ikna edilemedi ve Bursaspor sil baştan takım inşa etme işine girdi. Ne kadar kağıt üstünde kaliteli isimlerde olsa birçoğu sezon öncesi kampı yememiş oyuncularla kadro takviye çalışmaları, 13-14 farklı milletten oluşan bir oyuncu grubuna ''takım'' olgusunu yerleştirmek, ayda bir lige verilen milli maç araları ile oluşan konsantrasyon kayıpları vesaire derken sonuç tabiki hüsran oldu. İster teknik adam başarısızlığı, ister yönetimin programsızlığı ne derseniz deyin ortadaki gerçek Bursaspor'un şu an için başarısız olduğu. Doğal olarak ihale Sağlam ve ekibinde kaldı. Bilen bilir Ertuğrul Sağlam'ı bu camiada sevenlerin başında olduğumu düşünüyorum ancak yolların ayrılması doğru hamleydi hem hoca için hem kulüp için ancak keşke Ertuğrul Hocam başkan ile beraber bu işi bıraksaydı, bu yüzdende biraz buruğum.

Hoca'nın bir daha bizlerle yolu kesişir mi bilinmez ama bilinen birşey var ki bizim epey birbirimizden uzak kalmamız lazım. Bir teknik adam başarısız olabilir eyvallah, eleştirebilirsin yaptığı işi gayet tabi en doğal hakkın ama aldığı para veya yaptığı yatırım üzerinden belaltı vurmak bana ilk döneminden bu yana yakışıksız geliyor. Bugün bi hasta gidip doktoruna veya bir öğrenci gidip öğretmenine ''Sen maaşın ile niye bunu aldın'' demesi ne kadar saçmaysa, bu da o kadar saçma. Neyse Ertuğrulsporlu damgası yemeden keselim bu konuyu.

Bu takımı bu saatten sonra kime emanet edilecek merak konusu. Gelecek 2.5 yılını daha mevcut yönetime emanet etmiş bir camia için teknik direktör işin çıtır-çerez (!) kısmı ama insan yinede merak ediyor. Benim en çok 'ukde' olarak nitelendirebileceğim konu Ertuğrul Sağlam'ın De Sutter'den hiç faydalanamamış olması. Sezon öncesi kadroların hepsinde ilk 11'e en önce yazılan isim olan Sutter ''kronik sakat'' önyargısı ile gelen Necid'in sükseli başlangıcı ardından kulübeden çıkamadı. Aslında bir bakıma Necid attığı goller ile Ertuğrul Hoca adına günü kurtarırken, geleceği de biraz sarstı diye düşünüyorum bu konuda. De Sutter'in oyun tarzı mevcut kadroya daha uygun bana göre ama Necid attığı goller ile bu fırsatı Sutter'e ve Sağlam'a vermedi. Devre arası ülkesine geri yollanmazsa bence yeni gelecek teknik direktörün en büyük kozu De Sutter olacaktır. Benim ona olan inancım hala devam ediyor, bu ligde bizi sorumluluk alıp bu buhrandan çıkartacak oyuncu umarım o olur.


1 yıl aradan sonra bloga dönüşümüz biraz uzun bir yazı ile oldu, inşallah bundan sonra daha güzel günleri, maçları yazarız. Sağlıcakla kalın, tabi bu mümkünse.

twitter.com/EKoncak