31 Ocak 2013 Perşembe

'Sağlam' Suçların Var "2"




Tarihin birinde 'Sağlam' Suçların Var (yazıya ulaşmak için tıklayınız)başlığı altında yazmıştım içimden gelenleri, geldiğimiz bu noktada ikincisini yazmazsak olmazdı diye düşünüyorum.

Biraz demagoji ile başlayalım.
 İkibinli senelerin ilk yıllarında Bursa Erkek Lisesinde okudum ve bir sene ötelemeli olarak liseyi bitirdim. Orada okuyanlar bilir beden eğitimi dersleri iki sınıf halinde yapılırdı. 


O zamanlara döndüğümde tek Bursaspor formalı ben vardım o kadar öğrenci içerisinde şimdi ilk okul dördüncü sınıfa giden kardeşime bakıyorum beden eğitimi derslerine giderken Bursaspor t-shirtü ile forması ile gidiyor okula ve bazen okuldan geldiğinde "abi öğretmen Bursaspor'lu, Ali, Ayşe, bilmem kim Bursaspor'lu" türünden cümleler kuruyor. Bu bahsi geçen çocuklar ortalama 10 yaşında.


Yani son yıllarda yaşananlardan sonra şehirde Bursaspor'a bakış açısı çok değişti, artık kardeşlerimiz ve yeni nesil bu takımı canı gönülden seviyorlar. 

Bunu direkt olarak Ertuğrul Hoca'ya yıkmak saçmalık olur, ama onun payını es geçmekte ahmaklık olur. 


 15 Şubat 2012 Efsane ismimiz Nejat Biyediç için düzenlenen anı karşılaşmasından bir kare. Bu organizasyonun yapılmasında ne kadar emeğinin geçtiğini herkes biliyor hocam. Sen olmasan muhtemelen bir Bursaspor efsanesi daha anılmayacaktı.

Sağol hocam, değer vermesi gereken isimlere değer vermesi gerekenlerden daha çok değer verdiğin ve sahiplendiğin için...




 Osmangazi Belediyesinin başlattığı fidan kampanyasına takım olarak teşrif edildi. O toprak o zaman fidan için atılmıştı ama Pazartesi günü sanki bizim üstümüze atıldı...


Kas hastası 12 yaşındaki Cemil Bulum ambulans ile tesislere geldi 



 Aralık 2012, bu fotoğrafın altına ne yazsak az kalır. "ADAM"


Ne kadar doğru söylemişsin hocam, sen bir kağıt parçasından ziyade koca bir şehrin yüreğine attın imzayı...


 Şubat 2012; Sahayı temizleyen ekip ile hatıra fotoğrafı çektiren Sağlam futbolculara da ekibi alkışlatmayı ihmal etmedi.


Haziran 2012; Gemlik Bursasporlular Derneğinin düzenlediği geleneksel sünnet şöleninden bir kare.


Özel Acıbadem hastanesinde organ nakli bekleyen kardeşlerimiz tesislerimizi ziyaret etti ve Sağlam misafirleriyle yakından ilgilendi.


Tanzanya'da Türk okulunda okuyan öğrenciler Özlüce Tesislerini ziyaret etti Kasım 2012


Bursa'da Özel bir rehabilitasyon merkezi öğrencileri Mart 2012


Yalova'nın Termal ilçesinde kimsesiz çocuklar için düzenlenen moral gününe Bursaspor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam katıldı. Kimsesiz çocuklarla yemek yiyen Ertuğrul Sağlam, çocukların formalarını imzaladı, onlarla halı saha maçı yaptı.


Yalova'ya neden gittin hocam? Kimsesiz çocuklara moral vermek senin işin mi? Gitmesen kim ne diyecekti? Ne diyelim ki sana candan adam...


Olmasaydı sonumuz böyle hocam, günü bugün hala dilimdeki şarkı;

"Hani gitmesen diyorum"



Yaşı küçük olabilir lakin kocaman bir yüreğe sahip, o yürekte öyle bir yer edinmişsin ki ömründe o kadar ağlamayacak belki... 

Kim gelecek hocam? Kim gelecek? Kim şampiyon yapacak bizi?


Bunu arabanıza asın. "Beni unutmayın hocam, olur mu?"


Pazartesi günü istifasını vermesine rağmen Çarşamba günü Vakıfköy Orhan Özselek Tesislerine gelerek altyapı oyuncularına veda etti. 



Futbol sadece futbol değildir sözünün günümüz karşılığı olan adam...

Vakıfköy'den kısa kısa notlar vereyim size;

İşlerimden dolayı maça gidemedim fakat babam ve arkadaşlarım Vakıfköy Orhan Özselek Tesislerinde yerlerini aldılar, aniden gelen bir haberle Hoca'nın vedalaşmak için orada olduğunu öğrendim.

U16 maçından sonra soyunma odalarına kadar babam biraz sohbet etmiş kendisiyle ve Pazartesi gününden beri hocanın istifasından dolayı sürekli ağlayan kardeşimden bahsetmiş. "Vaktiniz varsa konuşur musunuz" diye sormuş babam bu soruyu ikiletmeden "ağlamayacak değil mi" diyerek kabul etmiş.

Sonrasında gelişen diyalog şu şekilde;

-Merhaba Büşracım, nasılsın?
+Teşekkür ederim, siz nasılsınız?
-Tanıdın mı beni?
+Yok hayır, tanıyamadım.
-Hangi takımı tutuyorsun sen?
+Elhamdülillah Bursasporluyum.
-Ben Ertuğrul Hoca.
+Hocam (hafif ağlamaklı) çok teşekkür ederim hocam. Neden öksüz bıraktınız bizi hocam? Neden gittiniz?
-Nasip bu kadarmış, inşallah tekrar görüşmek üzere.
+Bekliyorum hocam geleceğiniz günü...

Hoca ayrılırken babam Eskişehirspor'lu teknik heyetin konuşmasına şahit olmuş;

-Rıza hocanın gidişini hatırlıyor musun?
+Gelişini görmedik ki gidişini hatırlayalım.


 Tribün liderlerin cezasının kalkmasıyla birlikte tribünlerde güzel bir atmosfer yakalandı, o günkü Orduspor maçında Maraton tribününde açılan pankart...

Kıyamet kopmadı, dünya batmadı ama Nasrettin Hoca' nın kıyamet hikayesi gibi Küçük kıyamet koptu be hocam...


Pazartesi günü veda konuşmanı yaparken geldiğimde verdiğim tüm sözleri tuttum demiştin. Bende diyorum ki giderken verdiğin sözü unutma hocam;

"Bu bir veda değil. İlerleyen dönemlerde hayatımızın en güzel günlerinin geçtiği bir camiaya yeniden gelebilmek adına bir ara vermektir. İleride yeniden gelebilmek için şimdi gidiyoruz şimdi gidiyoruz. Şimdi hakkınızı helal edin."

Söz verdin hocam, DÖNECEKSİN!

1 yorum: