23 Ocak 2013 Çarşamba

Lige dönüş kumarı...


Fenerbahçe deplasmanı öncesi son iki maçımıza bakıyorum; Kupada 1 dakikada yine 2 gol yiyerek kaybedilen Fenerbahçe maçı + yitirilen avantaj ve ligde kazanılan Kayserispor maçı ile birlikte üstümüzdeki takımların puan kayıpları ile ele geçen avantaj.

Hal böyle olunca ve bugün maçtan önceki ilk 11'imizi görünce sezon başında öncelikli hedef olan kupayı, lig mücadelesi ile değiştirerek bana göre bir kumar oynadı Ertuğrul Hoca. Ki bakıldığında normalide bu olmalı diyor insan. İlk devreki gibi bir lig yaşanırsa şampiyonluk barajının 65-70 aralığında olacağı bir ligde Bursaspor'un bu hedefe öncelik vermesi gayet doğal. Bugün Ozan Tufan, Batuhan Altıntaş, Petteri Forsell gibi gençlerle sahaya çıkan takımımızdan beklenen sadece mücadele etmesiydi. Açık konuşmak gerekirse bu kadronun Kadıköy'de as takımla çıkan Fenerbahçe'yi yenmesini kimse beklemiyordu. Ancak Bursasporumuz öyle bir mağlup oldu ki yine, yeni ve yeniden insana ''gel de yanma'' dedirtti.

Kağıt üzerinde Fenerbahçe as, Bursaspor ise yedek/genç ağırlıklı bir kadroyla sahadaydı. Ancak mücadele başa baştı, Fenerbahçe'nin Carson'ın kurtardığı Semih ile bir net pozisyonu ve Salih ile bir de direkten döne şutu dışında dengede giden maç 41.dakikada son buldu. Bu dakikada Hakan Aslantaş'ın bana göre koltuk altına çarpan topta yardımcısına uyan Kuddusi Müftüoğlu penaltıyı gösterdi ve dengede giden maçta ibreyi bir anda Fenerbahçe'ye döndürdü.

İkinci yarı ilk yarıya oranla daha hırslı ve istekli başlayan takımımızda dakikalar 60'ı gösterirken oyuna giren Pinto ihtiyacımız olan beraberliği sağlayacak bir hamleydi ancak bu değişiklikten 1 dakika sonra şanssızlıklar furyasına katılan isim bu kez Scott Carson oldu. Sezon başından beri defans hatalarına karşı eli kolu bağlı kalan Carson, bu kez hatayı yapan isimdi. Maalesef kalitesine yakışmayacak bir gol yedi İngiliz eldiven, golden sonra ona gelip ''çak'' yapan Semih Şentürk'ü de bu mübarek gecede küfürsüz geçemedim. Bir insan ancak bu kadar karakter kelimesinden uzak olabilir...

2-0'dan sonra kopan oyunda defansındaki boşlukları arttıran takımımız son dakikalarda bir gol daha kalesinde gördü ve mücadele 3-0 sona erdi.

Öncelikle Edu bugün kesinlikle sahada parladı. NDiaye'nin yerine alınan Amerikalı  çok iyi iş çıkarttı, Belluschi ile birlikte çok can yakacak bir ikili olacaklardır. Bir de Anton Ferdinand transferi gerçekleşirse (Devre arası Premier Lig'e bir oyuncu gönderip, Premier Lig'den iki oyuncu alan Bursaspor - çok havalı) ve defansımızı toparlarsa bu takım bu ligi ilk 3'te bitirir.

Ufak ufak değinmek istediğim şeylerle sona yaklaşalım. Öncelik tabiki gençlerin... Ozan Tufan bugün soğukkanlı oyunuyla hanesine artı yazdırdı benim nezdimde ancak savunma yönündeki açıklarını bir an evvel kapatması gerek. Sonuçta Ozan ofans oyuncusuyken bek yapılan bir kardeşimiz ve bu tür eksiklikleri şimdilik normal karşılamak gerekir ancak ne kadar kısa sürede savunmasını güçlendirirse o kadar iyi hem Bursaspor adına, hem de kendi adına. Batuhan Altıntaş ise bugün Pinto'nun yerinde görev aldı ve beklentilerin aksine  Bekir ile Egemen arasında çokta ezilmedi. Belki arkasında Batalla oynasa daha çok topla buluşabilirdi ancak Batu ümit vermeye devam ediyor... Tuncay Şanlı'ya geçecek olursak, transferini en olumlu karşılayanlardan biri şüphesiz bendim ancak bir türlü istenilen düzeye çıkamadı bugün ofsaytta iken attığı golden sonra elleri yukarı kaldırması (Polyannacılık yapıyorum biliyorum ama) inşallah golün ofsayt olduğunu bildiğindendir, aksi durumda Bursaspor forması ile gol atıp sevinmemek herşeyden önce takım arkadaşlarına ihanettir...

Maçla ilgili son satırlar Kuddusi Müftüoğlu'na, bu maça atandığı zaman zaten ümitlerimizi azaltmıştık bugünde ne kadar haklı olduğumuzu gördük. Gerçekten hatalarla dolu bir maç yönetti ve yine yanıltmadı bizleri. Ne diyelim mübarek kandil gecesinde belki dualarımız kabul olur ve Türk Futbolu böyle insanların elinden kurtulur...

Son olarak ligde önümüzde iki kritik maç var; İstanbul BBSK ve Galatasaray (Aradaki 1461 Trabzon deplasmanı yine gençlerin maçı olmalı). 4-5 as oyuncusundan yoksun bir Belediye karşısına Pablo, Pinto ve Belluschi gibi silahları dinlenmiş olarak çıkacak Bursasporum bu maçı kayıpsız geçer ve içerde Galatasaray ile tıklım tıklım dolu bir stadyumda sezonun en kritik maçlarından ilkine çıkar. Bu iki maçtan alınacak 6 puan sonrası takımdaki ve şehirdeki havanın 2009-10 sezonundaki gibi olması işten bile değil. Sen başarırsın Bursasporum...

twitter.com/EKoncak

1 yorum:

  1. bende senin gibi düşünüyorum samurayım.. ellerine sağlık..

    YanıtlaSil