20 Kasım 2012 Salı

A2 Takımımız ve Karabük kadrosu üzerine...

Hepimizin bildiği üzere A2 Takımımız dün Karabükspor ile Vakıfköy'de karşılaştı ve sahadan son dakikalarda yediği gol ile 1-0 mağlup ayrıldı. Aslında dün yerinde seyrettiğim maçtan sonra pek yazı yazasım yoktu ancak bugün A2 Takımımızda oynayan oyuncular hakkında yazılıp çizilenler üzerine yazmak farz oldu.

Dün A2 Takımımızın kadrosuna A Takımımızdan Taha Can Velioğlu, Ozan Tufan, Barış Örücü gibi genç kardeşlerimizin yanı sıra Teteh Bangura, Petteri Forsell, Okan Deniz ve Murat Yıldırım'da dahil edildi. Bugün ise yerel basınımızda bu oyuncuların piyasa değerleri aldığı fiyatlar üzerinden yapılan haberler bana çokta iyi niyetli gelmedi açıkçası. Dün oynanan karşılaşma öncesi Karabükspor ile Bursaspor arasında 9 puan fark vardı. Belli ki teknik heyetin burda ki amacı A2 Takımımızın maçı kazanmasını ve zirve ile arasındaki puan farkının kapanıp gençlerin yarıştan kopmamasıydı ancak olmadı.

Kısa kısa dün A2 de oynayan oyuncularımıza değinelim Murat Yıldırım dün herkesin takdirini kazandı. Orta sahada A2 Ligi filan dinlemeden koştu mücadele etti ve elinden geleni yaptı. Barış Örücü bile onun kadar istekli değildi. Ki Barış'ın burada daha çok kendini gösterme amacıyla ağırlığını koyması gerekirken Murat kadar istekli gözükmedi. Petteri Forsell ise maça ancak 80'den sonra ısınabildi desek yeridir heralde. İkili mücadelelerde zayıf kalan ve kuvvetlenmeye ihtiyacı olan genç Finlandıyalı Özlüce'de ki antrenmanlarda dikkat çeken en önemli özelliği olan uzaktan sert şutlarını son 10 dakikada hatırladı. Kaleyi iki kere yoklayan Forsell birincisinde defansı nişanlarken ikincisini kaleci köşeden çıkartmayı başardı. Bu arada bir ufak dipnot yanlış duymadıysak tribünden, Forsell'in takım içindeki lakabı Pepe'ymiş, topu ayağına her alışında herkes öyle seslendi belki de motivasyon eksikliği burdan kaynaklanıyordur :))

Bangura'ya gelecek olursak dün sudan çıkmış balık gibiydi. İsteği her zaman var ancak olayın özeti Cüneyt Abi'nin dediği gibi ''Bangura daha A takımla anlaşamıyor zaten A2 ile ten uyumu hiç olmadı.'' Nitekim pazar günü 30 dakika oynadı pazartesi A2'de de 60 dakika oynayarak haftalık 90 dakikasını tamamladı. Dün Bangura yollanmayıp Oğulcan tercih edilseydi belki daha iyi işler çıkartabilirdi alışık olduğu takım ile. Son olarak Okan Deniz'de dün uzun aradan sonra A2'deydi. Sağ açıkta oynayan Okan 60'tan sonra santrafora geçti ancak iki mevkidede bekleneni veremedi. Maçı pek ciddiye almayan havası vardı bilmiyorum belki bazı sıkıntıları vardır ama umarım bu isteksizliğinin nedeni A2'yi angarya olarak görmesiyle alakalı değildir. 18 yaşında bir futbolcu adayıysanız ve A Takım'da önünüzde Tuncay, Sestak, Pinto gibi isimler varsa A2'yi küçümsememeniz ve daha hırslı oynamanız gerekir diye düşünüyorum.

Sonuç olarak A2 Ligi'ne A Takım'dan oyuncu göndermek neden bu kadar büyütülür ki ? Hatırlayanlar olacaktır Eskişehirspor geçen sezon bizim karşımıza %80-90 A Takım takviyeli bi kadroyla çıkıp 5 atmıştı ( http://www.eskisehirspor.org/haberler.asp?id=768 ) Bu lig zaten A Takım'da süre alamayan isimlerin maç eksiklerini kapatması için var. Bakmayın bizim ülkemizde pek bu sistem oturmadı herkes U18'in bir üst ligi olarak görüyor. Bizde altyapımız güçlü diye böyle kullanıyoruz. Tabi ki gençlerin gelişimi içinde önemli ama manşetlere çıkartılıp transfer beceriksizliğine bağlamakta çok saçma ve yakışıksız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder