15 Eylül 2012 Cumartesi

Ateistler Batalla'yı açıklayabilir misiniz ?



Üst üste alınan Twente ve Galatasaray mağlubiyetlerinden sonra ilaç gibi geleceğini düşündüğüm Milli maç arası sonunda çıktığımız Karabükspor karşısında 4-1'lik skorla ayrıldık sahadan. Maçın tek cümlelik özeti, klişe de olsa bana göre kesinlikle ''Ateistler Batalla'yı açıklayabilir misiniz?''

Arjantinli süper bücür bugün yine çıktı sahneye ve resitalini sundu adeta. Maç aslında şok bir golle başladı bizim adımıza. İlhan Parlak Kayserispor'da ilk sivrildiği zamanlarda Bursaspor'a karşı Atatürk Stadı'nda süre almış ve yanlış anımsamıyorsam bugün gol attığı kaleye havada asılı kalarak yaptığı bir kafa vuruşu ile gol atmıştı. Bugünde ilk golden sonra bi dejavu yaşamadım değil, erken yenen gol boş tribünlerle birleşince sanırım yeni bir kabusun başlangıcı bu gece diye içimden geçerken neyse ki Pinto'nun golü ile çabuk uyandık. Ve devrenin sonuna doğru gecenin kahramanı Pablo ile 2-1 önde gittik soyunma odasına.

İkinci yarıda işler istediğimiz gibi gitti zaten Karabükspor'un bize karşı tutunması imkansızdı, çok rahat 7-8 atacağımız maçı 4'te bitirdik desek yalan olmaz. Karabük temsilcisinin bugün epey eksiği olsada bu ligin en büyük düşme adaylarından biri olduğu gerçek. İkinci yarıda Batalla'ya yapılan hareket sonucu kazanılan penaltıyı bugün iki gole imza atsada bana nedense biraz 'isteksiz' gibi gözüken Pinto gole çevirdi, ardından Pinto'dan formayı devralan Bangura'nın asisti ile Pablo perdeyi kapattı ve bu gecelik bizden bu kadar dedi.

Pablo'nun dışında tabiki öveceğimiz isimlerde var. Bunların başında Pablo'nun toprağı Belluschi var. Maç sonrası Cüneyt abi ile kritik yaparken, ''Adem'den sonra Belluschi Hacı Murat'tan Ferrari'ye geçmek gibi birşey'' dedi. (Muhtemelen kendi blog yazısında da bunu kullanıcaktır smile ) Gerçektende durumun net özetleyen cümle bu. Avrupa'da tüplü arabayla gezen Timsah, ligde benzinli takılıyor. Umarım bu hatadan ders alınır ve önümüzdeki sezon eller cebe daha erken atılarak transferler Avrupa maçlarımıza yetiştirilir.

Belluschi'nin yarattığı farkın dışında bugün takım olarak çokta sırıtmadık diyebilirim. Yeni transfer Tuncay'ı ilk kez gözlemleme fırsatı bulduk sol açıkta oynadı bugün Ozan İpek'in yerine girip. Sık sık golü düşüneceğini ve çizgiye değilde içeri kat edeceğinin sinyallerini beklendiği gibi verdi.

3 puandan emin olarak başladığım bugünden esas beklentim maçı erken kopartıp Taha Can'ın süre almasıydı. 2011 yılında Kasımpaşa kupa maçında 16 yaşında iken daha forma giyen genç stoper bugün tam 598 gün sonra ve kariyerinde ikinci kez A Takım kadrosuna girmeyi başardı. Süre alamadı ama olsun, umarım bu sezon ona da şans doğacaktır ve Mayıs 2013'te ki U20 Dünya Kupası kadrosunda kendine yer bulacaktır.

Artık önümüzde Elazığspor mücadelesi var, Ankara'da oynayacağımız mücadeleyide kayıpsız geçip ligdeki iddiamızı ortaya koymalıyız. Ve ardından içsahaya döneceğimiz maça kadar yönetim kurulu alacağı kararla kombine sahiplerine bir incelik yaptığını açıklamalı ve bilet fiyatlarında da indirime gitmeli diye düşünüyorum. Bu takım, bu şehir et ile tırnak gibi olunca güzel, bugünkü manzara eminim kimsenin içine sinmemiştir ve umarım son olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder