8 Ağustos 2012 Çarşamba

Güle Güle "Şampiyon"


Sezonun sonlarına doğru yazdığımız bu yazıyı Turgay'ın gidişi sonrası tekrardan yayınlayalım dedik gözden kaçıranlar ve birkez daha okumak isteyenler için. Turgay Bursaspor forması giyerken de , İBB forması giyerken içinde bizim için aynı olacak çünkü "O Bir Şampiyon" çünkü "O Bir Adam" çünkü "O Bir Bursasporlu" Yolun Açık, futbol hayatın güzel olsun. Kal Sağlıcakla.


2009 yazında Kayserispor'dan bedelsiz olarak gelmişti Bursaspor'a. Taraftarda gelişine karşı yine memnuniyetsizlik vardı "Kayserispor'un kovduğu adamı ne yapacağız biz?" diyordu birçok kişi. Malum hedef büyüktü Ertuğrul Sağlam'ın 2009 Ocak ayında imza atıp takıma kazandırdığı hedeften sonra takımı bu kez UEFA kupasına katılma hakkı kazandıracak oyunculara ihtiyaç vardı ve taraftarın büyük bölümü için bu "Turgay Bahadır" değildi.

Sezon Kasımpaşa maçı ile başladı o zamanlar Ertuğrul Sağlam 4-4-2 oynatıyor. Sercan-Turgay ikilisi önde, solda Ozan, sağda Volkan kağıt üstünde taraftar için en zayıf halka Turgay Bahadır hele kenarda Shin Young Rok beklerken.


Sonra ben askere gidiyorum, öyle çok yakından takip edemiyorum maçları acemi birliğinde üst devreler açarsa NTV Spor'da altyazılara bakıyoruz, birde eş dost ile telefonda konuşuyoruz. 4. hafta Trabzon deplasmanı direk "0" puan yazdığımız maç. Maçın saati 7, koğuşun yat saati 8 sabah ilk iş skora bakmak. 1-1 gol, Turgay Bahadır dikkat çekmeye başlıyor yavaştan zaten form grafiğinin de yükselmeye başladığı da o hafta diyebiliriz. Çok çalışıyor, 90 dakika hiç durmuyor artık tribünlerde sorulan soru değişiyor. "Bu adamın kaç ciğeri var?"

Sivasspor ve Diyarbakırspor maçlarında asist yaptıktan sonra belki futbol kariyerinin en verimli dönemine giriyor sırasıyla Manisa, Denizli deplasmanlarında 3 puanı getiren en önemli adam oluyor, ki Denizlispor'a attığı gol tamamen alın teri ardından iç sahada İ.B.B'ye 6 attığımız maçı da boş geçmiyor. Ve artık ortak ses yankılanmaya başlıyor "Allah Turgay'dan da, getirenden de Razı olsun"

Sezonunun devamında da çalışkanlığı, verimi hiç düşmüyor Turgay'ın benim için Fenerbahçe maçında atağı başlatan adamdır Turgay, "Şampiyonluk Koşusunu" yapan 3 adamdan biridir Turgay, adamdır Turgay.

Sezonun son maçı, Beşiktaş maçı kazanılmış geçmek bilmeyen saniyeleri sayıyor bütün şehir. Ve büyük zafer, tarih yazılıyor, Bursaspor tarihinden ilk kez "Şampiyon" oluyor. Ağlıyor Turgay, ağlatıyor Turgay!

Şampiyonluk sonrası programlara katılıyor "Şampiyon" takım oyuncuları haliyle unutmuyorum. Yılın en iyi 11 ini say diyorlar. Başlıyor " 1. Ivankov, 2. Ali Tandoğan .... bu senenin en iyisi "Bursaspor Takımı" diyor. Sezarın hakkı sezara, unutmuyor hiçbir arkadaşını. O da 7 gol, 6 asist ile bitiriyor sezonu.


Şampiyon takım sahaya çıkıyor sezon 2010-2011, çıta yükseliyor. Bursaspor sahadan galibiyetler ile ayrılsa da taraftar oyunu beğenmiyor. Yine 4. hafta Karabükspor maçına kadar, o maçta Bursaspor ilk yarıyı herkese göre "Şampiyon" gibi oynuyor ve Turgay 2 gol birden atıyor, ekmeğini taştan çıkarırcasına. Bursaspor'un değişen oyun yapısında, savunma ağırlıklı Bursaspor'da önemli rol oynuyor bitmek bilmeyen enerjisiyle ama yaptığı hatalar daha çok göze batma başlıyor hele Bursa'da Van Der Sar'a karşı kaçırdığı gol kahrediyor.

Bursaspor sezonu tarihinde ilk kez 3. lük ile bitiriyor, Turgay yine bu takımın en önemli parçalarından biri oluyor. Skora katkısı azalıyor ( 6 gol, 4 asist) ama mücadelesi hiç azalmıyor.

Bursaspor'da 3. senesinde sezonu Gomel ile açıyor Turgay Bahadır. İlk ön eleme turunda deplasmanda golünü atmayı başarıyor. Playofflarda rakip Anderlecht ilk maç Turgay sahada değil, Bursaspor 1-0 öne geçtiği maçı 2-1 kaybediyor. Volkan, Sercan, İbrahim Kaş ile yollar ayrılıyor, moraller bozuk şehirde, umut yok denecek kadar az Ozan'ın da sakatlığı eklenince Anderlecht maçına çıkılmasa olur ama daha 5. dakika da atıyor Turgay golünü, ümitlendiriyor şehri yeniden ama yetmiyor bu gol eleniyor ardından gelen goller sonrası Bursaspor.


Yeni sezon yeni umutlarla başlıyor herkes için. İlk maç içeride Kayserispor farklı skor, ardından Mersin İ.Y deplasmanı Turgay 1 gol , 2 asist ile oynuyor. Ve ardından gelen Beşiktaş maçı, Bangura atılıyor, serbest düşüş başlıyor. Takım kötü oynadıkça, takım oyuncu Turgay Bahadır daha da göze batıyor. Homurtular yükseliyor, her hafta istenmeyen adam ilan ediliyor, Ertuğrul Sağlam'ın manevi oğlu ilan ediliyor ama Turgay çalışmaya devam ediyor, takım için oynamaya devam ediyor ama düştükçe düşüyor oyundan, futboldan bu kadar kötü sezon içerisinde ŞanlıUrfaspor maçına çıkıyor, 30 dakikaya 2 gol sığdırıyor. "Tamam" diyoruz, moral olur O'na ama yetmiyor yine daha ciddi maçlarda çıtayı yukarı taşıyamıyor, Eski Turgay'ı sunamıyor bize tekrardan.

Ve bu senenin kırılma anı yaşanıyor Turgay için, Trabzonspor deplasmanı 2. yarıda Pinto'nun yerine oyuna giriyor ve Bursaspor sahada hissedilmeye başlıyor. Önce beraberlik yakalanıyor, tekrardan geri düşülüyor son 10 dakika oluşturulan baskı bir karambol pozisyonu oluşturuyor, Turgay o pozisyonda ne yapsa gol olacak ama o yapmaması gereken tek şeyi yapıyor ve Tolga topu kurtarıyor ve film başa dönüyor. "Ağlıyor Turgay, ağlatıyor Turgay".




1.5 ay geçti o pozisyonun arkasından iyiden iyiye gözden düştü Turgay, taraftar gidecekler listesine üstüne vazife olmamasına rağmen gidecekler listesinin başına koyuyor "Şampiyon Turgay'ı". Günden güne tükeniyor Turgay.


En son kaybedilen Fenerbahçe maçında da oyuna girdi ve sahanın en kötülerinden biriydi, Eyvallah ama bu kadar kolay mı herşey ? Tam anlamıyla 1 sezon bile kötü oynamadan yola mı koymalı O'nu ? Futbol endüstriyel bir oyun buna da eyvallah ama bu endüstri de oyuncunu en dip yaptığı zaman göndermek bu endüstrinin neresinde var ? Ben seneye de bu forma altında görmek istiyorum Turgay'ı, inşallah Ertuğrul Sağlam'da böyle düşünüyordur.






Turgay koştukça taraftar da hatırlar belki yeniden "Kupalarda Yok Gözüm, Formayı Terlet Gözüm" dediği günleri.

4 yorum:

  1. Olay ter dökmekse sahada Ndiayede ter döküyor Batallada Pintoda Ozanda ve dediğinize göre Turgayda ama neden sadece göze o batıyor çünkü boşa ter döküyor en azından bu sezon yeteneksiz olmadığını biliyoruz sadece formsuz ve bu da onun hatası kimse kusura bakmasın 'Sezarın hakkı Sezara'

    YanıtlaSil
  2. Vefa nın sadece bir semt adı olmadığını ifade eden harika bir yazı.. sonuna kadar katılıyorum yazdıklarına. bizim trabzonsporda harcadığımız o kadar çok turgayımız varki umarım bursaspor o hataları yapmaz..

    YanıtlaSil
  3. Turgay'ın takımda kalması bile bile ladestir. Takımda kalmasını isteyenlerde takımın selametini değil kişisel egolarını düşünüyor demektir. Turgay'ın kişiliğine sözümüz yok, ama futbolu Bursaspor kapasitesinde değil, şampiyonlukta da değildi, bugün de değil,yarında olmayacak.

    YanıtlaSil
  4. Sevgili kardeşim,
    Bursaspor Tv yi aç,"şansız anları" bir daha seyret, bu adamın her yıl milyonları aldıgını düşün,sonrada elin/dilin gidiyorsa methiyeler düz. Profesyonel oyuncu aldıgı paranın hakkını verecek veremiyorsa da Bursaspor'a elveda diyecek, bu kadar basit.

    YanıtlaSil