Peşinen söyleyim amacım demagoji yapmak değil. Finale kadar rakiplerini eze eze gelen Bursasporumun burada kaybetmesi büyük hayal kırıklığı benim için. Pislikler içinde geçen bir sezona Türkiye Kupası ile nokta koymak çok güzel olacaktı, hem de maçın tarihinden dolayı sevinç gelenekselleşecekti. Ancak kısmet olmadı, ortaya koyduğumuz oyuna bakarak haketmediğimiz bir maçtı ve haklı olarak kaybettik. Rakibimiz ile birlikte ekstradan Alex'e de tebrikler umarım artık doyum noktasına ulaşmıştır da sıcak ve güzel ülkesine geri döner.
Maç hakkında yazılacak pek birşey yok bizim açımızdan. Zaten şok bir golle kötü başladığımız maçta elimize geçen tek kırılma anı, Pinto'nun müsait pozisyonda kötü vurduğu hava topuydu. O top ağlarla buluşup skor 1-1'e gelse belki üzerimizdeki ölü toprağını atıp maça ortak olabilirdik. Ancak devre biterken yediğimiz jeneriklik gol ile kupaya finalde veda ettik. İkinci yarıya baskılı başlasakta ne yazık ki gününde diyebileceğimiz oyuncu sayımız yok denecek kadar azdı. Kupaya konsantre bir takımın sezonu cumartesi kapatıp erken tatile çıkması, yine onların erken çıktıkları tatilden erken dönmelerine sebep olacak. Keşke 3 gün daha dişlerini sıksalardı :)
Bu gece sahada kazanamasakta öyle bir Bursaspor tribünü vardı ki Ankara'da taraflı tarafsız herkes ağzı açık izledi. Fenerbahçe sahadaki farkı arttırdıkça ''İNADINA'' daha da boğazını patlatan taraftarımız adeta ''Kupalara tapsaydık Bursasporlu olmazdık'' felsefesini dışa vurdu. İşte bu camia bu yüzden farklı. Kimi İzmir'de skor 3-0 olunca stadı terkeder, kimi skor 4-0 aleyhinede olsa sevdasını haykırmaktan bıkmaz usanmaz.
Dedik ya ''Kupalara tapsaydık, Bursasporlu olmazdık'' diye. Bugün kaybetmemizden haz alan diğer takım taraftarlarını gördükçe ne denli güzel bir camianın mensubu olduğumu bir kez daha anladım. Hele kendi içimizdeki satılmışları, maçtan hemen sonra kendi futbolcusuna ''milyarlık eşşek'' damgası vuranları gördükçe ''her şerde bir hayır vardır'' lafını bir kez daha hatırladım. Kimin ne mal olduğu böyle zamanlarda çıkıyor ortaya.
Kötü oyuna, skora, hayal kırıklıklarına rağmen canın sağolsun Bursasporum. 2012-2013'te Ertuğrul Sağlam önderliğinde daha güzel günler görmek dileğiyle...
dün akşam sahadaki beyaz formalı takım Bursaspor değildi sanki.. hiç bir direnç gösteremedik rakibimize karşı.. yediğimiz 4 golde de rakibe basmadan seyrettik topun ağlara gidişini.. 82 dk sahada kalan Alex vardı düğümü çözen.. adam oyunda kaldığı süre boyunca terlemedi bile.. Neden ? çünkü onu marke edecek top ayağına geldiğinde rahatsız edecek yada topun ayağına gelmesini engelleyecek bi tane futbolcumuz yoktu karşısında... taraftar için söylenecek birşey yok onlar herşeyin en iyisine layık..
YanıtlaSil